BM KALKINMA PROGRAMI ASLAN BALIĞINI MENÜYE ALDI

Milliyet gazetesinden Gökhan karakaş’ın özel haberi.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER KALKINMA PROGRAMI ASLAN BALIĞINI MENÜYE ALDI

Pasifik ve Hint okyanusu canlısı olmasına rağmen 2014 yılından beri kıyılarımızda rastlanan zehirli aslan balığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından resmen menüye girdi. Aslan balığının avlanmasını ve yenilmesini destekleyerek hızlı yayılmasını azaltmak isteyen, yerli balık türlerinin de korunmasını esas aldığını açıkladı.

Zehirli sırt yüzgeç iğneleri çıkarılmalı
Yerkürenin yakın gelecekteki en büyük çevre sorunu iklim değişikliği nedeniyle artan deniz suyu sıcaklığı, kıyılarımıza yabancı türlerin yaşam alanı bulmasını sağlıyor. Süveyş Kanalı yoluyla ya da gemilerin balast sularıyla Akdeniz’e giren pek çok canlı türü artan sıcaklıkla kıyılarımızda yaşamaya uygun ortam bulurken, yerel türleri tehdit ediyor. Pasifik Okyanusu, Hint Okyanusu ve Kızıldeniz’den gelen 500’den fazla canlı türü içinde bulunan aslan balığı, en istilacı ve tehlikeli türlerden biri olarak biliniyor. Güçlü zehire sahip dikenleriyle savunma mekanizmalarını geliştiren ve doğal düşmanları orfoz gibi balıkların azalmasını fırsat bilen Aslan balıkları hızla yayılırken başka canlıların yaşamasına izin vermiyor. Zehirli sırt yüzgeç iğneleriyle insanları bile tehdit eden aslan balığıyla mücadelenin en etkili yolunun yiyerek tüketmek olduğu bir kez daha ortaya çıktı.

Avlandıktan sonra zehirli dikenleri temizlenen aslan balığının kilosu 150-200 TL’den satılırken çorbası, tavası ve ızgarası büyük ilgi görüyor. 2021 yılından itibaren Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği’nin girişimleri ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın onayıyla aslan balığının tüketilmesine başlanmıştı. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, yerli balık türlerine ve kıyısal biyoçeşitliliğe büyük tehdit oluşturan lezzetli ve besleyici aslan balığının tüketilebileceğini açıkladı. UNDP; zehirli iğnelere ve korkutucu görüntüye sahip istilacı türün melanur, sarıgöz, mercan balığı, papağan balığı gibi Türk sularının yerli balık türlerini tehdit ettiğini belirtti.

Aslan balığı avı
Fethiye’de düzenledikleri etkinlikte aslan balığının avlanmasını ve yenilmesini destekleyerek sorunu giderme yönünde adım attıklarını belirten Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Tarım ve Ormancılık Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile aslan balığı avı yarışması da düzenledi. UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Türkiye’nin uluslararası üne sahip kıyılarındaki yerli türler ve biyoçeşitlilik risk altında. Dünyanın her yerinde istilacı türlerin etkilerinin azaltılması ve biyoçeşitliliğin korunması, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı gerçekleştirmeye ve gezegenimizi kurtarmaya yönelik çabaların anahtarıdır. Okyanusların ısınması, Türkiye’nin kıyılarına ve Akdeniz’e gittikçe daha fazla yabancı türü getiriyor ve aslan balığı gibi yırtıcıların nüfusunu artırıyor” dedi.

UNDP Türkiye MarIAS Proje Yöneticisi Mehmet Gölge ise, ” Zehirli iğneleri uygun biçimde ayıklandığında, aslan balığı yenilebilir, besin değeri yüksek ve lezzetli bir balıktır. Aslan balığını avlamak ve tüketmek, sorunu tamamıyla çözmez ancak Türkiye’nin değerli denizel biyoçeşitliliğini ve balıkçılık alanlarını korumaya yönelik bir adım olur.” diye konuştu.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*